Terk Ediyorum Şehri Bu Gece...
Öyle bir yerdeyim ki...
Neye hasret kaldığımı
Neyi istediğimi unutuyorum bazen...
Neye canım sıkılmıştı?
Neye kızmıştım?
Uyuyor muydum?
Uyanmış mıydım?
Hava çoktan karardı
Gece Bugün Biraz Daha Ağır
Bir Vakit Geldi Ki
Zamanı Belli Değil
Gitmenin Zamanı Geldi Aslında
Çoktan Bitmeliydi Bu Arayışlar
Ellerimde Yeni Bir Umut Vardı
Yarınlar İçin,
Sabahı Bekliyorum Aslında
Ama Bir O Kadar Uzak Gece
Kurşun Gibi Ağırlığı Üzerime Çökmekte,
Sessizce...
Gülerken Yakaladığımda Kendimi...
Kaçıyorum Hemen...
Ayıp Sayıyorum...
İhanet Belliyorum...
Susuyorum...
Artık Şarkıları Hissetmiyorum...
Söyleyemiyorum...
Cılız Bir Islık Sadece Ki, Onu Ben Bile Duymuyorum...
Kimsenin De Duyması Gerekmiyor Zaten...
Biri Beni Anlasın İstemiyorum...
Biri Halimi Hissetse Tedirgin Oluyorum...
Hep Kaçıyorum...
Bitecek Diyorum Bitecek...
Bu Sessiz Çığlıklar Dinecek..
Yeni Kapılar Açılacak Bir Bir...
Uzaklara Gideceğim Biraz...
Terk Edeceğim Bu Şehri...
Köprüden Önce Son Çıkış Tabelasına
Gülümseyerek Bakacağım...
Köprünün Işıl Işıl Haline Bakacağım
Sağ Tarafta Çengelköy’e
Sol Tarafta Topkapı Sarayına Son Kez Bakacağım
Kız Kulesini Tebessümle Seyredeceğim
Issız Geceleyin Bu Sokaklar
Yağmurlar Yavaş Yavaş Damlıyor
Bulutlardan Kaldırımlara,
Yalnızlık Gözüküyor Bu Saatlerde
Gecenin Karanlığında
Gece, Ben Ve Yollar Kalıyoruz
Sabaha Yakın Geliyor
Anlamsız Uykular
Düşünceler Var
Beni Buralardan Uzaklara,
Çok Uzaklara Yollayan
Acı, Ama Bir O Kadar Da Gerçek
Bu Benim En Sevda Halim Mi Desem
Bu Benim Hüzün Halim Mi Desem
Bu Benim Uykudan Önceki Halim Mi Desem
Uyudum... Uyanacağım
Hiç Görülmemiş Bir Çığlıkta Uzanıyorum Karanlığa
Aç Kollarını Yeni Bir Hayat , Terk Ediyorum İstanbul’u Bu Gece...